KAHVE KIRMIZI TERLİK VE PELUŞ AYICIK II

Dylan geldi... Uzun zaman ortalıkta yoktu .Hissediyordum geleceğini ama zamanını kestiremiyordum. Gelişi çok sürpriz yaratmadı. -İyimisin ? dedi +Eyvallah -Nerdesin ? dedi +Dedim sen yoksun ben burdayım ki hep burdaydım -Gitmek istiyorsun değil mi ? +Var istek -Nasılsın gözümde biliyor musun ? +Fikrim var -Var ya şarkı i'am in love with a fairytale bildin mi ? +Hatırladım -Ordasın +Sıkıntım yok bırak iyi geliyor -Gideceksin değil mi ? +Malmısın iyi geliyor dedim ya -İlgisi yok onun da farkındasın ? +Bu bende sende değil ki ? -Biran var mı +Git dolaptan al -Farkettimde renginde dönmeye başlamış +Normal değil mi ? Ya bak kaçırdığın nokta var iyi geliyor diyorum anlamıyorsun Bende biliyorum fairytale'in ne oldugunu -Bira soğuk değilmiş +Ya bi siktir git. -Çok dedin bunu bana +Haketmişsindir. -Rüzgar demeye başlamışsın +Evet ne var bunda -Hala gözlerini kapıyor musun ? +Ne yapmaya çalışıyorsun sen ? -Merak ettim. +Etme. -Hayır kapatıyor musun kapatmıyor musun ? +Çocuk geliyor artık aklıma rüzgarı hissedince -Ne demek o ? +Bildiğpin çocuk bebek işte -Kaç tane içtin ? +Önemi var mı ? -Uzun zamandır böyle görmedim seni +Mesafede çok biliyor musun... -Sıkıntı +Aşılır -İstiyorsun yani ? +Aşmayı mı ? -Evet +Yazıyorum Dylan ben.İstiyorum eyvallah olur olmaz bilmiyorum sen biliyor musun ? -Yok +Şarkı adı söyle bana kusacağım ben,iyi gelecek bir şarkı adı ver bana. -Bugüne kadar kustukların peki ? +Bunu duisburgla ne alakası ver sen dedin fairytale diye -Korkmuyor musun ? +Haketten bi siktir git ya. -Sakin ol +Sakinim amk sinir etme beni.Beni iyi hissettirken sen nasıl iyi olmuyorsun ki ? -Kozmozla alakalı sen bunun farkında değilsin +Ne şimdi bu evrene iyi mesaj gönder iyi şeyler olsu mu ne ne diyorsun sen? -Kelebek etkisi gibi +LAn o bir film -Olmadı değil mi ? +Olmadı hadi git sen -Emin misin ? +Git sen bu gece -Houston we have a problem.. +Lan o benim şakam kalk bi siktir git :)) -Kalan biralarını içtim +Burda mısın sen hala ? +Şarkı adı vermeden gitti -Bİşey diyeceğim +Neeeeeeeeeeeeeee -Ona kahve yap

KAHVE KIRMIZI TERLİK VE PELUŞ AYICIK

2153 km ötede şimdilik güzel bir hayalden ibaret. unutmadan şunuda yazayım. Sana kahve yapacağım...

yazma artık 11 03 2016

+Yazma artık -kolay değil o dediğin. mesajı okuyunca ağzından çıkan tek cümleydi. Bekle...

Kediye Saygı Duymak Gerek

Ağustos sıcağının ortasında daha serinleten rüzgarların başlamasına epeyce bir süre varken dayanamamıştı eli gitti aradı. Ararken zaten yanlış yaptığını biliyordu ama görmesi gerekliydi. İçten içe yenemediği o hissin üzerine git diye git diye kaç geceleri gündüz yaptıktan sonra eli gitti ve aradı. Aramakla cinayet aynıydı aslında;kelimelerin türk dilinde ayrı ayrı yazılıp ayrı anlamları olsada diğer kalan çoğu kelimenin de aynı hissiyatsızlık içinde birbirine benzemesi ve bunların çoğunun da hele ki evrene alakalı olanların kötüye evrilerek birbirlerine benzemesi ortalığın kan gölüne döndüğü bugünlerde ortalıktan daha yıkıcıydı yakıcıydı aldatıcıydı kanatandı doğru olan tek şey ateşin düştüğü yeri yakmasıydı.Bunu kabulleneli çok olmuştu aslında ama kılıcını bir daha kuşanıp umarsızca galip gelemeyeceği o savaşa doğru tekrar yol aldı. Bu hataydı. Gitti... Gittiği yer aşağıdaki bakkaldı. Her daim sarhoşluğuna sebebiyet vermesine etkin maddeleri ev geçindirme uğrana satan o güzel bakkal. Hepimiz sevdik be abi bakkalı dedi Dylan pat diye araya girerek. Şaşkınlıklığın vermiş olduğu donukluk gözbebeklerinin tamamen büyümesine izin vermedi nede olsa gelen tanıdık idi. *Bencilsin dediler değil mi sana ? +Evet dediler *Hatırla + Neyi ? *En sevdiğin sözlerden birini +Hatırlat *Bahçesinde dalı olmayan biri girmiş bahçeme ağaçlık taslıyor. +ok ok hatırladım *Gideyim mi artık ben başka bir şey dememe gerek var mı ? +yok gidebilirsin anladım ok Korku filmlerindeki gibi olmasa da uzaklaştıkça aydınlığını yitiren bir koridorda yürür gibi yürüyerek uzaklaştı Dylan. Arkasından bir sigara yaktı fena hissetmedi. Dedi ki kendi kendine kararan değil de aydınlığını yitireni yazdın bardağın dolu tarafı sanki eeeh iyidir ya . O sırada there must a better world somewhere şarkısı çalmaya başlamıştı. Aklına birden bire kumaş parçaları içinde yaratacağı elbiseyi modellemeye çalışan önünde moda dergileri,kalıpları bilgisayarı açık kafası saçları kadar karışık o kadın geldi aklına. bir yerlerde daha iyi bir dünya olmalı diye söylenirken b.b. king,kılıcını kınından daha hiç çıkarmadığını farketti ve o an ödevlerini iyi yerine getirmediği tanrıya bir dua etti. Birazda belli belirsiz gülümseme. Yağmur yağıyordu en son gördüğünde İzmirin ağaçları sanki amazondaki yağmur ormanları olmuştu. Evet dedi ya aynı işte saçlarıyla yağmur ormanları tek farkı birinin sadece yeşil olmasıydı.Bunu anlatmalıydı ama kumaş parçaları içinde elbise modellemeye çalışan o kadına bunu nasıl anlatacaktı.bunu yapması doğru muydu ? Durdu durdu durduuuuuuuuuuuu Sıkıldı . Sigara içmek bilinçli bir intihar tercihi.(Kısa Winston Soft) Alkolle katmerlemek daha da keyifli olur dedi kendi kendine.Yeşil paket içinde yer alan üzerinde Virgina yazan tütünü kağıda hala yeteri kadar iyi saramıyor oluşundan dolayı hiç gitmediği bilmediği Virginyalıların küfürlerine sebep olduğu için sıkıldı ama çok takmadı. Virgina asla bir Söke olamaz. Okadar dağıttı ki dağınık olmanın küçükken ona öğretilen söylenen doğmaların demet demet küf kokan halerini önüne gri kenarlı köy sofralarında yemek yemek için konulan siniler halinde bir bir koydu takdir-i ilahi ( ki ona her zaman güvenir) .Küfün sebebi eskimek değil eskitmekti. Meryem gitti. Meryem bir söz üzerine gitti. Meryem ahhh Meryem ah. Abbas gelmiş yanında Tarancıların Cahit haydi vakit tamam diyor ikiside.Oturun dedi. Şiir benim değil beni neden karıştırıyorsunuz dedi. Orda yaklaşık üç metre ileride Dylanın silüeti belirdi Stairway to heavenı ıslıkla çalıyordu. Meryem gitti. Meryem bir söz üzerine gitti. Meryem ahh Meryem ah.