22 Aralık 2013 Pazar
En uzun gecenin sonraki gecesi
Önce yazacağım sonra başlık koyacağım dedi.Haaa on numara olur bütün bunlara dedi diğeri.
Çınar ağaçları ürperdi mi hiç.Umrunda değildin ki dedi başka tanımadığım diğeri.Aşısı çoktan yapıldı dedi bir diğeri.KAç kişi vardı .Kimse tam sayıyı söyleyemedi o an herkes sustu.:Kafasında sadece gözlerini belli eden boynuna kadar düşen siyah maskesiyle cellat ağlamaya başladı ; giyotini bozuldu sanmıştım meğer eceliyle ölenler için ağlıyormuş.Azrailin cellattan şimdilik haberi yoktu.
Acıkmışlik hissi bir kadının aklına kanı getirdi.Rüzgarlar dahada şiddetli vurdu kayalara.Sarhoşşun dediler telefonda oysa değildim sadece özlüyordum biraz da merak .Dün en uzun geceydi.Sezeryana adını veren imparator Sezar değil benim kankam Ağustos ayına adını veren imparator Augustus benim kankam şimdi karşımda kafasında zeytin dallarından yapılma bir krallık tacı ile latince birşeyler söylüyor anlamıyorum. Şarabı bitti ondan herhalde bu sinir hali.
Çınar ağaçları ; hani nerde pencere ya boyadığım şehirler Bülent abi herkes kendi halinde.Sormazlar mı ? sormadılar Barış mançonun ruhu hala burda Augustus bunun farkında değil.
Melekler melekler gelsin istedik golü atan Holoskoydu iki tane attı dün sevinen benden fazla bir insandı.O sevindi diye bende sevindim.
Çınar ağacı göç etti ben buna şahit oldum.Aklıma şarkı sözleri geldi senin kanatların yok düşersin yorulursun.Düştüğünü başkalarından öğrendim ama şiiri yazan ben değildim bir başkasıydı.Maça bir değil iki değil 3 sıfır yenik başlamıştım. Üçü neden rakamla yazdın diye soran olacak biliyorum bunda eminim cevabım 11.03.2013 de kilitli.
Ne diyosun dedi İngiliz dilinde ;bunu diyen eve yeni gelmişti sarı saçları vardı.Senden kimseye bahsetmedim dedim.Fuck the color green dedi. Dövdüm.
Bugün dünyadan biri göçtü.En yakınlarımda gidene gözyaşı döktü.İnansakta bu sınav döneminin bittiğine;gitti diye tutamadık gözyaşlarımızı.Hiç bir yedi yaşında çocuk babasının arkasından ağlamamalı.Bu fena.Geriye kalan ; çekilmiş bir poloroid fotoğraftan hayatı onun için olsa bile kazanmak zormuş.Şimdi susuyor ama fotoğraf hala karşımda nasıl unutmadıysam bakışları, hiç tanımadığım bir fotoğrafıda unutmadım ebediyette tanışırız umuduyla kadeh kaldırıp inandıklarıma ters düşsemde bekle beni diyorum bunu isteyerek yapıyorum.
Teknoloji nimetlerini kendi içinde engelleme imkanını sunuyor bunu biliyorum ben;ama hiçbir teknoloji kafamda ulaşmak istediğimden beni alıkoyamaz.
Bir aklıevvel ilkokul üç sınıfı çocuğu gibi telefonda üçüncü şahıslar üzerinden bana ayar vermeye çalışırken ben sadece ona gülüyordum.
Augustus bir gün sezaryan bitebilir ama senin ismin her daim olacak bundan emin ol.
Çınar ağaçlarının göçü tamalanmış ; ama yanlış yere göç etmişler.Nasıl bir iklimse artık ,ne güneş var ne oksijen çıkamayacaklar.Bunu bilerek isteyerek göçe salık verenler sebep oldu.Ama çınar ağaçlarının hala bundan haberi yok.Yazık.
O kadar kalabalık ki olduğum yer klasik ama gerçekten kimsenin kimseden haberi yokken sadece beni bilmeleri beynimi yoruyor.Ne zamandan beri yanlızsın sen sorusu kulaklarımda tekrar çınladı.O zamandan beri yanlızım dedim ben hep yanlızım lan dedim:Lan mı dedi türkçe bilen biri evet dedim lan dedim canın sağolsun dedi mersinli çiftçi gibi.
O başbakana konuştu bense sizin hepinizle ama sizin siz olmadığınızı bilmiyorken sizle konuştum.Ve bundan dolayı hiçbirinizin sizinle konuştuğumdan haberiniz yok.Sosyal medyada ki paylaşımların canı cehenneme.Melek geldi yine.durdu.Baktı.Sigaran varmı dedi.
yok dedim gitti. Aslında hiç gelmemiş bu kadar zaman içerisindeki bu gel gitin tek sebebi elektrik.Elektrik sadece tellerden geçen birşey değil ki beyinde de var.De yi ayrı yazdığım için mutluyum ama Augustus hala bağırıyor.Merlotta kesmedi kendiini.Dünyaya küfür ediyorum.sende ediyorsun etmedim deme etmediysende edeceksin bunu sende biliyorsun.
Uçurtma gitti çınar ağacının göçünden az evvel önce kırılan dalına takıldı .Dal yerdeydi demek ki uçurtma düşmüştü.Odada sayısını bilemediğim kadar olan çok kimseden hiç biri demediki aga uçurtman düşüyor.Herkes kendi halinde sarhoş bir o kadar duyarsız bir o kadar ağlak bir o kadar sinirli bir okadar sevecen bir okadar rutin olmasına rağmen kimse demedi bana uçurtman düşüyor.Polislerin gelmesi an meselesi kolluk kuvetleri
hangi kolumun kuvvetini ölçmüşlerki ona göre adam gönderip beni alacaklar.Sıkar biraz.
Dünyayı sigara dumanına boğarım ben hepiniz ölürsünüz.
Gidiyorum sıkıldım.
Yeşile boyayacağım ortalığı...
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder